2018'de sarı lacivertli formayı terleten Ahmet Yiğit Gül, 2025 senesinde bir markette müşteri ödemesi alırken objektiflere takıldı. Bu beklenmedik görüntü, sosyal medyada geniş yankı uyandırdı. Kullanıcılar, bu çarpıcı değişim karşısında şaşkınlıklarını "Vay be, nereden nereye!" yorumlarıyla dile getirdiler.
YEŞİL SAHALARDAN MARKET RAFLARINA: AHMET YİĞİT GÜL KONUŞTU
Fenerbahçe'nin genç yaş kategorisinde top koşturmuş, ancak futbol dünyasından uzaklaşmak durumunda kalmış olan Ahmet Yiğit Gül, sosyal medyada büyük ilgi gören fotoğrafı hakkında ilk kez konuştu.
Gül, geçimini sağlamak amacıyla bu işe başladığını ifade ederken, futbol hayatının beklenmedik bir şekilde sonlanma sürecini de tüm samimiyetiyle anlattı.
Futbola İstanbul Artvinspor'da adım atan ve yeteneğiyle kısa sürede İstanbulspor'a transfer olan Ahmet Yiğit Gül, buradaki performansıyla Fenerbahçe scoutlarının dikkatini çekmeyi başarmıştı.
"BİZİMLE YOLA DEVAM ETMEYECEKLERİNİ SÖYLEDİLER"
Fenerbahçe'ye transferini hayatının dönüm noktası olarak gören Gül, "Fenerbahçe'deki ilk sezonumda üzerimde tatlı bir heyecan vardı. Buna rağmen başarılı bir sezon geçirerek iyi bir gol sayısına ulaştım. O dönem Aziz Yıldırım'ın son senesiydi. Ardından Ali Koç başkanlığa geldi. Seçimden sonra altyapı sorumluluğuna Barcelona'dan David Badia getirildi. Kimsenin fikrini almadan, benim de dahil olduğum 10-12 oyuncuyu bir araya toplayıp bizimle yola devam etmeyeceklerini söylediler. Oysa hazırlık kampını gayet iyi geçirmiştim." şeklinde konuştu.
"BİR ANDA FENERBAHÇE DEFTERİ KAPANDI"
O dönemde okul kaydını dondurduğunu belirten Gül, "2018'de Aykut Kocaman yönetiminde Topuk Yaylası kampına katılmıştım. Her şey yolundaydı, düzenim oturmuştu. Ancak 2018'deki başkanlık seçiminin ardından kulüpten ayrılmam istendi. Benim için bir anda Fenerbahçe defteri kapandı. Eski kulübümden teklif aldım ve İstanbulspor'a geri dönmeyi kabul ettim. İyi bir sözleşme beklerken maalesef öyle olmadı. Bana işsizlik maaşı bağlayacaklarını söylediler. Bu duruma itiraz edince süresiz kadro dışı bırakıldım ve sonrasında kulüple aramız düzelmedi. Hemen ardından da pandemi patlak verdi ve ligler askıya alındı." ifadelerini kullandı.
"AMATÖR LİGLERDE TER DÖKTÜM"
Bir dönem amatör liglerde mücadele ettiğini dile getiren Gül, sözlerine şöyle devam etti:
"Fenerbahçe'de kendimi çok hazır hissediyordum ancak bu olay sonrası büyük bir moral bozukluğu yaşadım. İstanbulspor'dan ayrılmak istediğimi belirtiyordum ama telefonlarıma dahi cevap vermiyorlardı. İstanbul Artvinspor'daki hocam Yaşar hoca sayesinde lisansımı alabildim. Fiziksel olarak hazırdım ancak maç eksiğim vardı. Bir süre amatör liglerde oynadım, ardından Bolu'da Bölgesel Amatör Lig'de forma giydim. BAL'daki takımlar da beni tanımaya başlamıştı. İyi bir performans sergiliyordum. Son olarak Tekirdağ Süper Amatör Lig'inde oynuyordum. Ancak amatör liglerde anlaşmalar sözlü olduğu için paranız kulüpte kalabiliyor. Bu belirsizliğe daha fazla dayanamadım."
"GEÇİMİM İÇİN MARKETTE ÇALIŞIYORUM"
"Ailemle birlikte kirada yaşıyorum, yaşım da ilerliyor ve artık düzenli bir hayat kurmak istiyorum." diyen Gül, "Sigortalı bir iş bulmak amacıyla kasiyerliğe başladım. Bu mağazada bir arkadaşım çalışıyordu. Spor geçmişim olduğu için beni kabul ettiler. Eğer spor geçmişim olmasaydı, muhtemelen buraya da giremezdim. Aslında teknik çizim konusunda yetenekliydim ve mobilya iç mekan bölümünde okumuştum. O dönem bu alana yoğunlaşsaydım belki hayatım farklı olabilirdi. Ama her çocuğun hayali futbolcu olmak, benim de hayalim buydu ve bu yolda ilerlemek istedim. Yenibosna'da ikamet ediyorum ve her gün antrenman için Dereağzı'na gidiyordum, bu nedenle okulu dondurmuştum. İstanbulspor'un tesisleri de Tepecik'teydi. Karlı, yağmurlu demeden sürekli gidip geliyordum. Kulüplerin altyapıları bırakın maaşı, aylık ulaşım kartı bile vermiyordu. Her şey cebimizden çıkıyordu. Sonunda ailem bir iş bulmamı istedi, ben de onların sözünü dinleyerek kasiyer oldum." şeklinde konuştu.
"MÜŞTERİLER BANA KRAMPON SORUYOR"
Sosyal medyada çıkan fotoğraflarının ardından çalıştığı mağazada müşterilerin kendisine olan ilgisinin arttığını belirten Gül, şu ifadeleri kullandı:
"Haberin yayınlanmasının ardından iş yerine gelen herkes yanıma uğruyor. Kimisi 'Benim oğlum da futbolcu, sen nerede hata yaptın?' diye soruyor. Bazıları ise krampon alırken 'Sen anlarsın, hangisini alalım?' diye fikir danışıyor. Elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyorum. Kardeşlerim de merak ettikleri şeyleri soruyorlar, benim yaşadığım olumsuzlukları onların yaşamaması için onlara yol gösteriyorum. Onlar da futbol oynuyorlar. Çalıştığım yerin hemen arkasında bazen onlarla birlikte futbol oynuyoruz."
Yeşil sahalara geri dönmeyi çok arzu ettiğini dile getiren 24 yaşındaki Ahmet Yiğit Gül, şunları kaydetti:
"Futbola tekrar dönmeyi çok istiyorum. Mental olarak kendimi toparladım. Fenerbahçe'den ayrıldıktan sonra psikolojik olarak çok yıpranmıştım ancak artık bu durumu aştım. Daha üst liglerde oynamayı hedefliyorum. Teklif gelirse geri dönmek istiyorum. Bu amaçla bireysel antrenmanlarıma da devam ediyorum."
"KULÜPLER BU DURUMU İNCELEMELİ"
Futbol kariyerine devam edememesi halinde mobilya iç mekan eğitimiyle ilgili bir hedefi olup olmadığı sorusuna Gül, şu yanıtı verdi:
"Mobilya iç mimarlığı el becerisi gerektiren bir alan. Uzun süredir bu işle uğraşmadığım için bu yeteneğim biraz köreldi. Bu nedenle o kariyerim de başlamadan sona ermiş oldu. Bu durum da beni ayrıca üzdü. Ben yeteneklerime güvendim ve futbolu seçtim. Oynadığım takımlar ve altyapılar da bunun bir göstergesiydi. Türkiye'deki altyapı sistemi maalesef böyle. Neden Almanya'daki gibi bir eğitim sistemi uygulayamıyoruz? Bir futbolcu neden okulu bırakmak zorunda kalıyor? Kulüplerin bu konuyu detaylı bir şekilde araştırması gerektiğine inanıyorum."
"GENÇLER BENİM HATALARIMI TEKRARLAMASIN"
Fenerbahçe altyapısında birlikte forma giydiği Ömer Faruk Beyaz ve Muhammet Gümüşkaya'nın şu anda Süper Lig'de oynadığını hatırlatan Gül, "Ömer Faruk Beyaz şu anda Süper Lig'de Başakşehir forması giyiyor. Zaman zaman görüşüyoruz. Muhammet'le de altyapıda çok yakındık. O da şu anda Gaziantep'te oynuyor. İstanbul'a geldiğinde ara sıra bir araya geliyoruz. Ben de o zamanlar çok büyük hayaller kuruyordum. Belki o dönem onlardan bir adım öndeydim bile ama şu anda onlara çok uzağım. Keşke onlarla rekabet edebilseydim. Futbol oynayan genç arkadaşlarım mutlaka bir B planı olmalı. Ne kadar yetenekli olurlarsa olsunlar, hiçbir şeyin garantisi yok. Okulu kesinlikle bırakmasınlar, benim yaptığım yanlışı yapmasınlar." diyerek sözlerini noktaladı.