İstanbul'da yaşayan evli ve bir çocuk annesi bir kadının evine cam balkon yaptırmak istemesi, beklenmedik bir olayın fitilini ateşledi.
Olay, bir inşaat mühendisi ile kadın arasındaki iletişimle başladı ve sonunda mahkemeye taşındı.
İNŞAAT MÜHENDİSİYLE İLETİŞİM BAŞLADI
Olay, kadının evine cam balkon yaptırmak istemesiyle başladı. Kadın, bu projeyi gerçekleştirmek için bir inşaat mühendisi ile iletişime geçti.
İkili, zaman zaman telefon görüşmeleri yaparak projeyi planlamaya başladı.
KAPIDA ŞOK ANI
Ancak işler planlandığı gibi gitmedi. Bir akşam saatlerinde evine gelen kadının kocası, kapıyı açmaya çalıştığında büyük bir şok yaşadı.
Kapının zincir sürgüyle kilitlendiğini fark eden koca, eşine neden böyle bir şey yaptığını sordu, ancak tatmin edici bir yanıt alamadı.
ÖFKELİ KOCA VE İNŞAAT MÜHENDİSİ KARŞI KARŞIYA GELDİ
Kapı açıldığında içerde inşaat mühendisini gören öfkeli koca, büyük bir sinirle "Benim evimde ne işin var?" diye sordu.
İnşaat mühendisi, durumu sakinleştirmeye çalıştı, ancak koca, polisi aramakla tehdit etti.
POLİS ŞİKAYETİ VE MAHKEME KARARI
İnşaat mühendisi, çoluğu çocuğu olduğunu ve polis çağrılırsa hayatının mahvolacağını dile getirerek öfkeli kocaya yalvardı.
Ancak koca, polise haber verdi ve hem eşinden hem de evinde bulunan tanımadığı kişiden şikayetçi oldu. Bu olay sonucunda bir mahkeme süreci başladı.
YARGITAY'DAN KARAR
Yerel mahkeme, konut dokunulmazlığı ihlal unsurlarının oluşmadığına dikkat çekerek sanığın beraatine karar verdi. Ancak bu karar, Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edildi.
Yargıtay 18. Ceza Dairesi, dosyayı inceledikten sonra gece vakti sayılan bir zaman diliminde kocasının haberi olmadığı bir sırada kadının sanıkla kahve içmelerinin olağan akışa uygun olmadığını belirtti. Daire, sanığın konuta girmesinin kadının rızasının meşru bir amaca yönelik olmadığını, dolayısıyla geçerli veya varsayılan bir rızası bulunmadığını iddia ederek konut dokunulmazlığının ihlal edildiğine karar verdi.
(Kaynak: Sabah)